Yapay zekâ (YZ) teknolojileri, hayatımıza hızla entegre olmaya devam ediyor ve günlük yaşamda karşılaştığımız birçok sistemde kendini gösteriyor. Chatbot’lardan görüntü tanımaya, öneri sistemlerinden otomatik karar alma süreçlerine kadar pek çok uygulamada yapay zekâ kullanılıyor. Ancak bu gelişmelerin arkasında çok daha derin ve teknik terimler bulunuyor. Bu yazıda, Yapay Zekâ ile ilgili bilinmeyen 13 önemli terimi tanıyacak ve bu kavramların ne anlama geldiğini keşfedeceğiz. Bu terimleri öğrenmek, yapay zekânın geleceğini anlamada size büyük bir avantaj sağlayacaktır.
1. Federatif Öğrenme: Veri Gizliliğini Koruyan Yöntem
Federatif öğrenme, veri gizliliği konusunda son derece kritik bir terimdir. Bu teknoloji, verilerin merkezi bir sunucuda toplanmasını engeller ve cihazlar üzerinde verilerin işlenmesini sağlar. Bu sayede, veriler cihazda kalır ve gizlilik korunurken, Yapay Zekâ modelini geliştirmeye devam edilir. Google’ın klavye önerileri bile bu yöntemi kullanır. Federatif öğrenme, kullanıcı verisini tehlikeye atmadan Yapay Zekâ‘nın öğrenme sürecine katkı sağlar.
2. Felaket Unutma: Yapay Zekâ’nın Unutma Sorunu
Yapay zekâ sistemlerinde felaket unutma (catastrophic forgetting), eski bilgilerin yeni bilgiler öğrenilmeye başlandığında silinmesiyle oluşan bir problemdir. Bu, derin öğrenme modelleri için büyük bir engel teşkil eder. Bu durumu, sürekli öğrenen sistemlerde sıklıkla görürüz. Yapay zekâ sürekli yeni verilerle eğitildikçe, önceki öğrenilen bilgileri unutur ve bu da modelin doğruluğunu olumsuz etkiler.
3. Gömme (Embedding): Veriyi Sayıya Dönüştürme
Bir kelimeyi, resmi veya veriyi sayısal bir formatta ifade etmeye embedding denir. Bu, yapay zekâ sistemlerinin metin ve görselleri anlayabilmesini sağlar. Örneğin, bir dil modelinde “kedi” ve “köpek” kelimeleri benzer sayılarla temsil edilir, çünkü bu kelimeler anlam açısından birbirine yakın kelimelerdir. Gömme terimi, Yapay Zekâ‘nın karmaşık verileri anlamasına olanak tanır.
4. Gradyan Kaybı: Derin Sinir Ağlarındaki Zorluk
Gradyan kaybı (gradient vanishing), derin sinir ağları ile çalışırken karşılaşılan bir zorluktur. Modelin eğitim sürecinde, gradyanlar katmanlar boyunca azalır ve bu da modelin öğrenmesini engeller. Bu problem, derin öğrenme modellerinin etkili bir şekilde eğitilmesi için önemli bir engel teşkil etmiştir. Bu sorunun üstesinden gelinmesi, derin öğrenme alanındaki büyük ilerlemelerin temelini oluşturmuştur.
5. Pekiştirmeli Öğrenme: Ödüllerle Eğitim
Pekiştirmeli öğrenme, yapay zekâya ödül ve ceza vererek eğitim verme sürecidir. Bu yöntemde yapay zekâ, aldığı aksiyonların sonucunda ödüllendirilir veya cezalandırılır. Zamanla doğru davranışları öğrenen yapay zekâ, özellikle oyun oynama ve robot kontrolü gibi alanlarda kullanılır. Pekiştirmeli öğrenme, sabır ve deneme-yanılma gerektiren bir süreçtir.
6. Dikkat Mekanizması: Önemli Bilgiyi Seçmek
Dikkat mekanizması, yapay zekâ modellerinin, verilerin hangi kısımlarına dikkat etmeleri gerektiğini anlamalarına yardımcı olur. Dil modelleri gibi yapay zekâlar, metinlerin hangi bölümlerinin önemli olduğunu öğrenir ve buna göre öğrenme sürecini şekillendirir. Dikkat mekanizması, Yapay Zekâ’nın doğru ve verimli bir şekilde çalışabilmesinin anahtarıdır.
7. Mod Çökmesi: Üretilen Sonuçların Tekdüze Olması
Mod çökmesi, generative AI modellerinde sıkça karşılaşılan bir sorundur. Bu durumda, model sürekli aynı ya da benzer çıktılar üretmeye başlar. Bu, çeşitliliğin kaybolmasına ve üretilen içeriklerin tekdüze hale gelmesine yol açar. Mod çökmesi, Yapay Zekâ‘nın yaratıcılığını kısıtlayan bir problemdir.
8. Sıfır Atışlı Öğrenme: Yeni Görevler İçin Adaptasyon
Sıfır atışlı öğrenme (zero-shot learning), modelin hiç örnek görmeden yeni bir görevi yerine getirebilmesini sağlayan bir tekniktir. Bu, yapay zekânın daha önce hiç karşılaşmadığı bir görevi, eski bilgileri kullanarak çözebilmesine olanak tanır. Sıfır atışlı öğrenme, genel Yapay Zekâ‘ya giden yolda önemli bir adımdır.
9. Halüsinasyon: Gerçek Olmayan Ama İnandırıcı Bilgiler
Dil modellerinin, doğru olmayan ancak gerçekçi görünen bilgiler üretmesine halüsinasyon denir. Yapay zekâ, gerçek olmayan bir kaynağı uydurabilir veya var olmayan bir bilgiyi doğruymuş gibi sunabilir. Bu, özellikle ChatGPT gibi dil modellerinde sıkça karşılaşılan bir durumdur.
10. Nöroevrim: Sinir Ağlarının Evrimi
Nöroevrim (neuroevolution), sinir ağlarının evrimsel algoritmalar ile optimize edilmesi sürecine verilen isimdir. Bu yöntem, klasik öğrenme tekniklerinin yetersiz kaldığı durumlarda kullanılır ve yapay zekâ modellerinin doğal seleksiyon benzeri bir süreçle evrilmesini sağlar.
11. Sürü Zekâsı: Basit Birimler ile Karmaşık Sorunlar Çözme
Sürü zekâsı, doğadaki sürü davranışlarından esinlenerek tasarlanmış bir tekniktir. Birçok basit birimin bir araya gelerek karmaşık sorunları çözmesini sağlar. Örneğin, karıncalar yiyecek bulmada sürü zekâsını kullanırken, yapay zekâ optimizasyon problemlerinde bu yöntemi kullanır.
12. Transfer Öğrenme: Bilgiyi Bir Alandan Diğerine Aktarma
Transfer öğrenme, bir alanda öğrenilen bilgilerin, başka bir alanda kullanılmasını sağlayan bir yöntemdir. Örneğin, bir model kedileri tanımayı öğrendikten sonra bu bilgiyi köpekleri tanımak için de kullanabilir. Bu sayede zaman ve kaynak tasarrufu sağlanır.