Türkiye, uzay çalışmalarında büyük bir adım atmaya hazırlanıyor. 2028 yılında Ay’ın Güney Kutbu’na iki mikro keşif aracı göndererek tarihi bir başarıya imza atacak. Bu gelişme, sadece ulusal bir başarı değil; aynı zamanda uluslararası arenada önemli bir bilimsel katkı olarak öne çıkıyor. Çin’in Chang’e 8 görevi kapsamında yürütülen bu iş birliğiyle Türkiye, Ay’a rover gönderen altıncı ülke olacak.
Chang’e 8 Misyonu Neyi Amaçlıyor?
Öncelikle belirtmek gerekir ki Chang’e 8 görevi, gelecekte kurulacak Uluslararası Ay Araştırma İstasyonu için kritik veri toplamayı hedefliyor. Görevin ana hedeflerinden biri de Ay’ın Güney Kutbu’nda yer alan Mons Mouton platosuna iniş yapmak. Bu bölge, kalıcı karanlık alanlar içermesi ve yüzey altında su buzu barındırması nedeniyle bilimsel açıdan büyük önem taşıyor.
Aynı zamanda bu görev, Ay’ın güney kutbuna yapılacak gelecekteki insanlı görevlerin altyapısını hazırlamak açısından da bir dönüm noktası olacak. Türkiye’nin dahil olduğu bu projede Pakistan, Rusya, Tayland, Güney Afrika ve Mısır gibi ülkeler de yer alıyor.
Türkiye Uzayda Söz Sahibi Oluyor
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öncülüğünde geliştirilen projede, Türkiye iki adet mikro keşif robotu tasarlayarak Ay yüzeyine gönderecek. CHERI adı verilen bu araçlar, sadece 5 kilogram ağırlığında olacak ve yapay zeka destekli sistemleri sayesinde kendi rotalarını otonom olarak belirleyebilecek.

Bu robotlardan biri yere inerken, diğeri tüm iniş sürecini video kaydına alacak. Aynı zamanda 3D haritalama yeteneğine sahip bu araçlar, birbirlerine yön vererek yüzeyin detaylı analizini gerçekleştirecek. Türkiye bu görevin ardından, aynı anda iki rover gönderen ilk ülke olarak tarihe geçecek.
Türkiye’nin Uzaydaki Vizyonu
ODTÜ Rektörü Ahmet Yozgatlıgil’in açıklamasına göre, Türkiye bu projeyle birlikte Milli Uzay Programı kapsamındaki hedeflerine bir adım daha yaklaşmış olacak. Türkiye’nin amacı, sadece uzaya araç göndermek değil, aynı zamanda bu süreçte özgün bilgi üretmek ve kritik teknolojiler geliştirmek.
Türkiye’nin bu başarıyı elde etmesi, hem yerli mühendislik kabiliyetinin artması hem de genç nesillere ilham vermesi açısından büyük önem taşıyor. Özellikle havacılık ve uzay teknolojileri alanında yapılacak yatırımlar, ülkemizin bilimsel ve teknolojik bağımsızlığı açısından hayati önemde.
Görev Neden Bu Kadar Önemli?
Bu görev, sadece Türkiye’nin değil, dünya uzay araştırmaları tarihinin de önemli bir kilometre taşı olacak. Çünkü Ay’ın Güney Kutbu’na bugüne kadar hiçbir ülke araç indirmeyi başaramadı. Bu bölgedeki su buzu varlığı, ileride insanlı görevlerin sürdürülebilirliği açısından kritik kabul ediliyor. Türkiye, bu verileri toplayan ilk ülkelerden biri olarak dünya bilim sahnesinde prestij kazanacak.
Ayrıca, iki mikro rover’la gerçekleştirilecek bu görev sayesinde, uzayda çoklu sistemlerle veri toplama ve yapay zeka kullanımı konularında Türkiye ciddi bir deneyim kazanmış olacak. Bu da gelecekteki Mars ya da başka gökcisimlerine yönelik görevler için büyük bir altyapı sağlayacak.