Yeni bir araştırmaya göre, dünya genelinde her 12 çocuktan biri, çevrimiçi cinsel sömürü veya istismara maruz kalıyor. Bu durum, çocukları koruma çabalarının ve çevrimiçi platformların düzenlenmesinin aciliyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Çevrimiçi İstismarın Boyutları
Çevrimiçi sömürü ve istismar türleri arasında pornografiye maruz kalma, istenmeyen cinsel içerikli mesajlaşma, görüntü temelli istismar, cinsel gasp ve sömürü gibi birçok farklı tehdit yer alıyor. Araştırmanın başyazarı, Georgia State Üniversitesi’nden Xiangming Fang, internetin çocuklar için bir “suç mahalline” dönüştüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Gelişmekte olan ülkelerde artan internet erişimi ve akıllı telefon kullanımı, çevrimiçi cinsel sömürü riskini daha da büyütüyor.”
Fang, çalışmanın sonuçlarının çocukları koruma amaçlı mevzuatların ve birincil önleme çabalarının artırılması gerektiğini gösterdiğini vurguluyor.
İstatistiklerin Çarpıcı Gerçekleri
Araştırma, The Lancet Child & Adolescent Health dergisinde yayımlandı. 2010-2023 yılları arasında yapılan çalışmaların analizine dayanan araştırma, aşağıdaki çarpıcı verileri ortaya koyuyor:
- Çocukların %16,6’sı (her 6 çocuktan biri) yaşamları boyunca çevrimiçi istismara maruz kaldığını bildiriyor.
- Her 8 çocuktan biri, cinsel görüntü ve videoların rıza dışı paylaşımı veya görüntü temelli istismar mağduru oluyor.
- Her 28 çocuktan biri, şantaj yoluyla cinsel gasp mağduru olduğunu belirtiyor.
Araştırmacılar, raporlamaya yönelik isteksizlik ve eksiklikler nedeniyle bu oranların gerçekte daha yüksek olabileceği konusunda uyarıyor.
Cinsel Sömürü ve İstismar: Artan Tehdit
ABD merkezli CyberTipline, çevrimiçi çocuk cinsel sömürü ve istismarıyla ilgili raporların 2023 yılında bir önceki yıla göre %13, 2021’e göre ise %23 oranında arttığını açıkladı.
Lucy Faithfull Vakfı’nın inovasyon lideri Sarah Smith, bu artışı şu sözlerle değerlendirdi:
“Çevrimiçi çocuk cinsel istismarı ve sömürüsü çok yaygın. Her vaka bir trajedidir ve hayat değiştiren sonuçlara yol açabilir. Zararı önlemek için daha fazla önleyici çalışmaya ihtiyacımız var.”
AB’nin Çevrimiçi İstismarla Mücadelesi
Avrupa Birliği’nde, çevrimiçi platformların cinsel istismar içeriklerini yetkililere bildirme zorunluluğu bulunuyor. Ayrıca, çocukların cinsel istismarını önlemek amacıyla bir AB merkezinin kurulması planlanıyor.
Europol, 2024 çevrimiçi organize suç tehdit değerlendirmesinde şu uyarıyı yaptı:
“Çevrimiçi yasadışı içeriğin artan hacmi, çocuk cinsel istismarıyla mücadele eden kolluk kuvvetleri için büyük bir zorluk yaratıyor.”
Smith, teknoloji şirketlerinin önlem almada yetersiz kaldığını belirterek, “Bu şirketler, çocukların zarar görmesinin ardından harekete geçiyor. Ancak odak, zarar oluşmadan önce alınacak önlemlerde olmalı,” dedi.
Çevrimiçi İstismarın Etkileri ve Önleme Çabaları
Araştırmaya göre çevrimiçi cinsel istismar, çocukların zihinsel ve fiziksel sağlık sorunlarına, düşük istihdam olanaklarına ve azalan yaşam beklentisine yol açıyor. Fang, önleme odaklı bir yaklaşımın önemine şu sözlerle dikkat çekiyor:
“Çevrimiçi cinsel istismar ve sömürü, önlenebilir bir sorundur. Etkili halk sağlığı yaklaşımlarıyla bu sorunun üstesinden gelebiliriz.”
Sürdürülebilir Önlemler Neler Olabilir?
Uzmanlar, çevrimiçi cinsel istismarın önlenmesi için şu adımların atılması gerektiğini vurguluyor:
- Eğitim programlarının artırılması: Çocuklara, ebeveynlere ve öğretmenlere çevrimiçi tehditler hakkında eğitim verilmesi.
- Daha sıkı düzenlemeler: Çevrimiçi platformların istismar içeriğiyle mücadele etmesini sağlayacak kanunların uygulanması.
- Gelişmiş güvenlik önlemleri: Teknoloji şirketlerinin, kullanıcı güvenliğini artıracak yenilikçi araçlar geliştirmesi.
Smith, toplumun tüm paydaşlarının bu soruna karşı işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini belirtiyor. Çocukların güvenliği, yalnızca bireylerin değil, kurumların ve devletlerin de sorumluluğunda.